VEREM EĞİTİM VE PROPAGANDA HAFTASI (02-08 OCAK 2022) Tüberküloz (Verem) hastalığına neden olan tüberküloz basili (verem mikrobu) Robert Koch tarafından 24 Mart 1882’de keşfedilmiştir. Bu nedenle Dünya Sağlık Örgütü, 1996 yılından itibaren her yıl 24 Mart tarihini“Dünya Tüberküloz Günü”ilan etmiştir. Bu çerçevede tüm Dünya’da verem hastalığı farkındalığını artırmaya yönelik etkinlikler düzenlenmesi önerilmiştir. Ancak ülkemizde bu tarihten çok önce 1947 yılında, önemli bir halk sağlığı sorunu olan tüberkülozla etkin savaş için yılın ilk pazarı ile başlayan hafta, toplumu verem hastalığı ve hastalıkla mücadele konusunda bilinçlendirme amacıylaVEREM EĞİTİM VE PROPAGANDA HAFTASIolarak kutlanmaya başlamıştır. Verem hastalığı gelişiminde riskli gruplar: 5 yaş altındaki çocuklar, yaşlılar, HIV enfeksiyonu olan kişiler, bağışıklığı baskılayan tedavi alan kişiler, silikoz, diabetes mellitus, kronik böbrek yetmezliği, lösemi, lenfoma, baş, boyun ve akciğer kanseri olanlar, ideal vücut ağırlığının %90’ından daha az kiloda olanlar, sigara içenler, ilaç bağımlılığı olanlar ve alkol kullananlardır. Belirtileri: En erken ve en sık belirtisi 2-3 haftadan uzun süren öksürük, ateş, gece terlemesi, iştahsızlık, kilo kaybı, yorgunluk, halsizlik, balgam çıkarma, kan tükürme, nefes darlığı, göğüs ve sırt ağrısıdır 2-3 hafta ve daha uzun süreli öksürük şikayeti olanlar en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalıdırlar! Tüberkülozdan korunmanın en etkili yolu erken teşhis ve başarılı tedavidir Verem, tedavi görmemiş veya düzenli tedavi görmeyen hastaların aksırma, öksürme ve konuşmaları sırasında havaya yayılan mikropların solunum yoluyla alınması ile bulaşır. Verem hastaları, konuşma, öksürme ve hapşırma ile ortama verem mikrobu içeren damlacıklar yayarlar. Öksürme ve hapşırma sırasında ağızların mendille kapatılması, bulaşın önlenmesi için hayati önem taşır Verem mikrobu, güneş görmeyen ortamlarda havada uzun süre canlı kalabilir. Güneşten gelen ultraviyole ışınları verem mikrobunu kısa sürede öldürür. Bu nedenle hastalar ve hasta temaslıları bulundukları ortamları sık sık havalandırmalı ve güneş alan odaları kullanmalıdır. Verem teşhisinde en önemli yöntem balgamda verem mikrobunun mikroskopla araştırılmasıdır. Balgamında mikrop görülen hastalar çevrelerindeki kişilere hastalığı bulaştırır. Tedavi olmayan bir verem hastası her yıl yaklaşık 10-15 kişiyi enfekte eder Tedavisiz hasta çevresindekilere verem mikrobunu saçmaya devam eder. Verem hastalığı düzenli ilaç kullanmakla 6-9 ayda tamamen iyileşir Verem hastalığından korunma, hastalığın gelişimini önlemede önemlidir. Hastanın yakınları, özellikle de aynı evde birlikte yaşayanlar mutlaka verem savaş dispanserlerine başvurarak muayene olmalıdırlar. Hasta yakınlarının taramaları dispanserlerde ücretsiz olarak yapılmaktadır. Temaslı muayenesi sonucunda hasta olduğu tespit edilenler tedavi edilir. Hasta olmayan fakat verem olma riski taşıyan kişilere koruyucu tedavi verilir. Koruyucu ilaç tedavisinde 6 ay süre ile düzenli ilaç kullanımı gereklidir Çocukları veremden korumak için doğumdan 2 ay sonra BCG (verem) aşısı uygulanır. Ülkemizde tüberküloz kontrolünü sağlamak amacıyla 1931 yılından beri BCG aşısı uygulanmakta olup, iki ayını dolduran bebeklere BCG uygulaması aşı takviminde yer almaktadır. Önlenebilir ve tedavi edilebilirolan verem hastalığından korkmayalım. Uzamış öksürük gibi uyumlu sağlık şikayetlerimiz ve/veya hasta kişiyle temas öykümüz varsa gecikmeden sağlık kuruluşuna başvuralım. Korunma tedbirlerimizi alalım. - Ellerimizi sık yıkayalım.Sabun ve su ile en az 20 saniye.
- Asla sigara içmeyelim, içirmeyelim ve sigara içenin yanında durmayalım.
- Bulunduğumuz ortamı sıkça havalandıralım.
- Dengeli ve düzenli beslenelim.
- Verem hastası isek ilaçlarımızı zamanında, düzenli ve yeterli süre kullanalım.
Coronavirus salgınınedeniyle zor günler yaşamaya devam ettiğimiz bu günlerde, benzerhijyen tedbirleriilekendimizi, sevdiklerimizi ve çevremizibulaşıcı hastalıklardan koruyabiliriz. Sağlıklı günler dileklerimizle halkımızın bilgilerine sunarız. |